Akçaabat, Karadeniz’in en güzel ilçelerinden biridir. Akçaabat’ta gezilecek yerler arasında tarihi konaklar öne çıkar. Bu konaklar, 19. yüzyılın sonlarından 20. yüzyılın başlarına kadar inşa edilmiş, ahşap mimarinin en güzel örneklerini sunar. Akçaabat tarihi konaklar, hem kültürel hem de turistik açıdan büyük bir değere sahiptir.
Ortamahalle’de, geçmiş kültürlerin seçkin ürünlerinden ve anıtsal mimarlık örneklerinden olan ST. Michael Kilisesi, Şapel, okul ve bir cami yer almaktadır. ST. Michael Kilisesi 1332, Oramahalle Camisi 1806, oluk ise 1893 yılında inşa edildi. ST. Michael Kilisesi’nin Akçaabat Belediyesi tarafından restore edilerek şehre Ortamahalle Müzesi olarak kazandırıldı.
Evlerin cephesi Kuzeydoğu ve kuzey istikametindedir. Karadeniz’e tepeden bakan evler; sokakları, sokak duvarları, çiçekleri ve çeşmeleri ile özgün bir yerdir. Evlerin hepsi bahçe içinde olup sokağa sırtlarını dönmüş yapıların cepheleri bol güneşli bahçelere yönlendirilmiştir. Yapı malzemesi olarak taş, ahşap ve kiremit kullanılmıştır. Genellikle evlerin zemin katları yığma taş, üst katlar ise yarı ahşap çatkı bağdadi tekniğinde yapılmıştır. Alaturka kiremitler çatı örtü malzemesi olarak göze batmaktadır. Gerek mimari, üslubu, gerek konumu, gerekse taş ve ahşap işçiliği açısından geleneksel Türk Mimarisinin özgün örneklerinin yöremizdeki en güzel birlikteliğini bir arada görmek mümkündür. Burada yaşamın mutlu yüzlerini görmek, sokaklardan sarkan morsalkımların, sarmaşık güllerinin eşsiz güzellikleri arasında daracık sokaklarda top koşturan çocukların sesini duymak mümkündür.
Akçaabat’taki tarihi Ortamahalle, Osmanlı dönemine ait evleri, konakları, Arnavut kaldırımlı sokakları, çeşmeleri ve mahalle kültürünün bir bütün halinde sergilenmesiyle yerli ve yabancı turistlerden ilgi görüyor. Büyük bölümü 1988’de kentsel sit alanı ilan edilen Ortamahalle, tarihi dokunun bugüne kadar aktarılabildiği nadir yerleşim yerleri arasında bulunuyor. Tarihi dokusunu sokak ve mahalle ölçeğinde bir bütün olarak göstermesiyle ön plana çıkan Ortamahalle, Arnavut kaldırımlı sokakları, dik yokuşları ve dar meydanlarıyla ilk günkü cazibesini koruyarak hem yerli ve yabancı turistlerin hem de fotoğraf sanatçılarının ilk adresi oluyor. Osmanlı döneminin yanı sıra Roma ve Bizans gibi farklı medeniyetlerin de izleri taşıyan mahalle, Karadeniz’e gelen turistlere ev sahipliği yapıyor. Misafirlerine tabiat ile iç içe vakit geçirmenin yanında konaklama, yöre ürünlerinin tanıtımı, yöresel lezzetlerden tatma ve foto safari gibi farklı alternatifler de sunan mahalle, uzaktan bakıldığında adeta yağlı boya tabloyu andırıyor.
Akçaabat Belediyesi tarafından restore edilen üç adet konak, Ortamahalle’de misafirlerini bekliyor. Kanoğlu ve Mehmet Efendi Konağı özel işletme tarafından yeme, içme ve konaklama yeri olarak hizmet veriyor. Timurciler Konağı ise Akçaabat Belediyesi öncülüğünde Ortamahalle’ye kazandırılan bu işletme mahalledeki girişimcilere örnek olmuş ve burada özel şahıslar tarafından yeni iş yerleri açılarak kafeterya olarak hizmete sunulmuştur.
Bir lezzet hikayesi yaratan Timurciler Konağı, Akçaabat’ın eşsiz deniz manzarası ve menüsüyle Ortamahalle’de yer alıyor. Zengin menüsünde geçmişten gelen tecrübesi ve özgün aşçılığıyla çok özel lezzetleri beğeninize sunuyorlar..
Eşsiz Karadeniz manzarasıyla süslediği açık ve kapalı alanlarında Karadeniz’in en nadide lezzetlerini masanıza getiriyor, hayatınıza lezzet katıyor.